4 yaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
4 yaş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Kasım 2012 Perşembe

Çınar'ın yeni saati :)

Çınar'ın yeni saati diyorum ama fotoğraf yok şimdilik. Asıl olay başka...

Bana saat alırken kendi de bir saat beğenmişti. Ama daha saati okumayı bilmiyorsun öğrenince alırız demiştim. Ayrıca saatleri her yerde çıkarıp bırakmayacağız, çıkardığımızda yerine koyacağız. Söz verdi. (Sözünü de tutuyor.) O gün bugündür, gidelim alalım peşinde. Aslında evde iki saati var ama biri büyük geliyor diğerinin kordonu acıtıyor. Takamıyordu bir türlü. Neyse.. Haftasonu dayanamayıp aldık. Batmanli!!!  Kordonu bez olduğundan çok rahat. Ayrıca rakamlar net olarak görünebiliyor. Dakikalar için de bir dış döner kadran var. Beşer beşer saymayı da öğrendik.

Sonuç:  Çınar artık saati okuyabiliyor. Tam saatleri ve buçukları biliyor. X'i biraz geçiyor. X'e geliyor şeklinde ara kademeleri de biliyor. Dış kadranı doğru yere getirip sorduğumda kaçı kaç geçtiğini de söylüyor. Üç günde öğreniverdi.  Annem şaşırdı, biz 3.- 4.sınıfta öğretiyorduk çocuklara bunu diyor. Gerçi zamanımızın çocukları da biraz hızlı ama..
Maşallah diyelim :)))

Yakında Çınar'ı kolunda saatle fotoğraflayayım ve ekleyeyim.

13 Eylül 2012 Perşembe

Oyun grubumuzla son buluşmamız mı ne?

Oyun grubu arkadaşımız İrem ve ailesi İstanbul'dan taşınıyormuş. Gitmeden önce bir buluşma ayarlamak istedik. Çok kısa sürede haberdar olduğumuzdan küçük bir "angry birds" partisi yapmak istedim. Ama bir günde istediğim herşeyi hazırlayamadım tabi. Yine de epey renkli bir parti ortamı hazırlamayı başardım sanırım.

 Abiler de gelince Çınar mest oldu :)) Çınar'ın tatile rastlayan doğumgününü kutlayamamıştık beraber. Kızlar da kapıdan içeri girmeden Çınar'a hediyeler tutuşturdular. ;) Abiler şaşırdı Çınar'ın doğumgünü mü dedi. "Değil ama şakacıktan" dedik. Geçmiş doğumgünü partisi.. ;))
 Angry birds figürlerini şeker hamurundan yapacaktım aslında ve hatta oynanabilen bir pasta yapmayı düşünüyordum şurdaki gibi. Ama zaman yetmediğinden kağıtlarla idare ediverdik.

 Süpriz olarak pastanın keki dört renkliydi. :))

 Yiyeceklerin hepsini ben hazırladım ama maalesef Ege paşaya yaranamadım. Böreğin peynirindeki maydanoza, mini pizzaların üstündeki domatese ve kakaolu pastaya tilt oldu Ege. Aslında hiç bişey seçtiklerini görmemiştim bugüne kadar. Zamanla herşey değişiyor demek.. Üzgünüm Ege'cim. Bir daha ki sefere telafi ederim umarım.
 Kızlarla resim yaptık. Çınar abileriyle hırsız polis oynamayı tercih etti. Abiler de bunca silah oyuncağını görünce dayanamadı tabi. Zamanla bizdeki bu hırsız polis hevesi geçer umarım.  Resim çalışmamız kolaj ve karışık teknik üzerine. Pastel boya ile figürler yaptık. Gemimizi ve balıklarımızı peçeteden kesip yapıştırdık. Sonrasında da suluboyayla masmavi boyadık. Çok keyifli bir çalışma oldu ve güzel bir sonuç çıktı.

 Ciddiyetle resim yapan kızlar.
 Coşkuyla savaşçılık oynayan erkekler.
 Son toplu pozumuz ancak böyle olabildi. Hepsini yanyana oturtmayı başaramadık. Çünkü onlar artık kendi istekleri olan bireyler :))


 Nice yaşlara güzel kuzum hatta artık aslanım!!!  Herşey gönlünce olsun. Hep mutlu ol, çevren dostlarla dolu olsun.....


Okullar da başladı bir daha ne zaman görüşürüz kısmet....

4 Temmuz 2012 Çarşamba

Altınoluk macerası başlıyor...

 
Yine Çınar'ın doğumgününde yollardaydık.. Ertesi gün için küçük bir kutlama düzenledik, daha doğrusu teyzemler, annemler ve dayımlar düzenlemiş. Bu sefer benim hiç katkım olamadı sanırım. Keyfini çıkardım sadece..  :)) Teşekkürler canlarım benim. iyi ki varsınız... 
 
 

Rüya ablasının aldığı Spiderman dergisine ve içinden çıkan su tabancasına bayıldı Çınar.

Dayımlar yeni deniz ayakkabılarıyla deniz maceramıza büyük katkıda bulundular.


 
 
 

Öner abisi ve yeni deniz ayakkabılarımız :)) 
Posted by Picasa

25 Haziran 2012 Pazartesi

daha ne vukuatlar göreceğim kim bilir?

Bugünün vukuatı.... Dört tüp akrilik boya halıya, yerlere duvara sürülmek suretiyle renk karışımları yapılır.....
 Kahvaltı sonrasında Simge bizim eve dalar.. Beraber Çınar'ın odasında oynamaya başlarlar.. Güzel güzel oynamalarına hem sevinip hem de güvenip bir saat sonraki randevum için hazırlanmaya başlarım. Beş dakika geçmemiştir ki Çınar'ın odasının kapısının kapalı olduğu dikkatimi çeker. Simge oyun oynarlarken etrafta büyükleri istemiyor ondan diye düşünüp oralı olmam. Biraz sonra durumdan kıllanmam gerektiği kafama dank eder. Kibarca kapıyı tıklarım. "Kapıyı açar mısınız?" derim.. Ancak "açmayız" cevabı gelir.
A: Neden ne yapıyorsunuz ki?
Simge'den ses yok.
Ç: Boyaları karıştırıyoruz, duvara ve yerlere sürüyoruz.
A: olmaz. Kapıyı açın.
Ç: Hayır!
Anne dayanamaz kapıyı hafiften itekleyerek açar. Kapının arkasındalar çünkü. Sonuç Kapının arkasında iki taralı duvarlar ellerle boyanıyor. Yerde ise çamur olmuş boya yığını. Tam da üstümü giymişim dışarı çıkmak üzere.. Boyaların içinden nasıl alacağımı bilemedim ikisini. Ayağa kalkıp hiç bir yere dokunmadan durmalarını istedim.Yere bir bez koyup önce Simge'yı kaptım banyoya götürdüm. Elini ayaklarını yıkayıp anneannesine teslim ettim. Sonra Çınar'a döndüm, dönmeden önce kendi üstümü değiştim boya olmamak için. Çınar da aynen banyoya. Ama ellerine işlemiş artık boyalar.. İyi bir banyo yapması gerekti. Ben de kovayı elime alarak yerleri silmeye döndüm. Sonuç kırmızı, mavi, sarı ve yeşil karışınca kahverengi oluyor. Bir kova dolusu kahverengi su elde ettim. :)
 Halıdan ise bir kova dolusu suyu maviye çevirecek kadar boya çıktı. Şimdi halı küvetin içinde kosla vanishle suya basılmış durumda. Küveti suyla doldurayım derken bir de evi su bastırıyordum. Evden çıkarken son anda küvetteki suyun taşmakta olduğunu gördüm. Duş başlığını açıp halının arasına koymuştum etrafa sıçramasın diye. Su sesi de gelmiyor tabi. Kaç kere banyoya girdiğim halde farketmemişim. Son anda bilmem ne için banyoya döndüğümde farkettim. Allah'tan!!!
 
Şimdi yıkanmak üzere bekleyen bir halım var..


Benim için çıkarılacak ders: Çınar boyaların ulaşabileceği yerlerde olmasına çok alışkın. Hangisini tek başına hangisini beraber yapacağımızı gayet iyi bilir. Ancak bir arkadaşı yanında olduğunda dikkat etmem gerekir.

15 Haziran 2012 Cuma

iki yanlış bir doğru eder mi?


1. deney:Bundan aylar önce makarnaları rengarenk boyamaya çalışmıştım. Aceleden ve fazlaca boyamak istediğimden biraz fazla kaçmıştı sirkesi ve günlerce o sirke kokusu aklıma geldikçe midem bulanmıştı. Öylece balkonda havalandırmıştım üç gün. Sonra haftalarca da bir torba içersinde yine balkonda.  Sonra yarısından fazlasını atıp nispeten düzgün olanları ayırmıştım.

 2. deney: Çınar'ın haftalarca duyusal havuz olarak kullandığı mısır unu ve nişasta karışımı. İçinden oyuncaklar ve zamanla dahil olan ıvır zıvırlar çıkarıldıktan sonra kalan karışımdan hamur yapma çalışması. Un karışımına biraz su biraz beyaz tutkal karıştırarak hamur yoğurma denemesi. Olmadı tabii. Çünkü sonradan aklıma geldiği üzere tuz katmayı unutmuşuz.
 Sonuç: İki farklı malzeme bir mukavva üzerinde toplaşır. Üç boyutlu resim yapılır. Yapılır bozulur tekrar yapılır. Araya toplayıp taşıdığımız ağaç dalları da karışır.. Farklı malzemelerle oynamaya devam :)))

3 Haziran 2012 Pazar

Bingitle park eğlencesi

 Pazar günü misafirlerimiz vardı. Çınar açısından en önemli misafir Yusuf abisi. Bu güzel havada evde tıkılıp kalmayalım diye biraz aşağıya parka indik. Bolca eğlenmeyi ihmal etmedik. Bisikleti ve bingiti aldık. Çınar ve Yusuf değişimli olarak bindiler. Bingitle en büyük keyfimiz parkın içindeki bayırlardan olanca hızla uçmak. Biraz tehlikeli bir olay ancak ben ayaklarımla olaya müdahele edebiliyorum. Açıkçası ben de çok eğleniyorum. Çılgın gibi bağırıyoruz beraber hızla kayarken...
 işte uça zamanııııı....


Yeni kanunla artık birinci sınıfa başlayacak olan Yusuf abimiz :)))
Çınar'ın yüzünü zorla objektife çeviriyorum ;))

Çok keyifli bir günden geriye çok oyunlu çok eğlenceli bol yemeli içmeli dakikalar asılı kaldı hatırımızda... En kısa zamanda tekrar görüşmek üzere....

30 Mayıs 2012 Çarşamba

Dayılarla erken doğumgünü kutlaması :)


Hergün doğumgünü kutlaması yapsak hayır demeyecek kimse ;))
Hazır dayılarımız yanımızdayken Çınar'ın isteği üzerine bir dondurma pastayla kutlama yaptık. Amaç "iyi ki doğdun Çınaaar!!!" demek...
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Bu birbirinden leziz fotoğraflar ve bol kahkaha da bonus oldu :)))
Posted by Picasa