Çınar ve Rüya ablasıyla yazın Altınoluk'ta bahçeden bir torba dolusu lavanta toplamıştık. Kurutmuştuk. Ve benim ıvır zıvır dolu dolabımda kendisine sıra gelmesini beklemekteydiler. Geçen akşam torbayı aldım, bir sofrabezi yaydım salona. Ayıklamaya başladım; dallarından tanelerini ayırma faslı. Çınar da yardım etmeye çalıştı ama dallar çok sert olduğundan yapamadı tabi ki. Bir yandan da lavantalara dokunmak için içi gidiyordu. Lavantalar ayıklandıktan sonra bir tepsiye boşalttım. Çınar hemen koşarak dinozorlarından iki tanesini getirdi. Ve başladı onları saklayıp, bulma çalışmalarına. Kendi deyimiyle fosil buluyordu. Bu fosil olayına çok taktı.
{ Aç parantez-bu akşamki sohbetimiz: Ben yarın kendi başıma uyancam, üstümü giycem. Kapıdan çıkıcam. asansörün düğmelerine basıcam, aşağı inicem. Bahçede dinozor fosili arııcam. Yanıma da bir bıçak alıcam.}
Yatırdı, kaldırdı, sakladı, buldu....
Lavantayı kavanozumuza kaldırırken o hala dinozorları gömme peşindeydi. ;)
Diplere gömdü, tekrar bulmaya çalıştı, derinlere daldırdı elini... Dakikalarca oynadı..
sonuç: keyifli bir oyun zamanı geçirdi, el=dokunma ve koku duyularını geliştirdi. Yabancı bloglarda geçen sensory tub= duyusal havuz olayını çok keyifli bir aktiviteyle gerçekletirmiş olduk..
Herşey bahane.... Mühim olan biraz eğlenmek, biraz hayata karışmak, biraz doğaya bulaşmak, biraz merak duygumuzu geliştirmek....
Bütün evi lavanta kokusu sardı doğal olarak bunca lavantayla oynadıktan sonra :)
Dip not: Fotoğrafta da görüldüğü üzere halen yılbaşı ağacımızı kaldırmadık. Kısmet olursa oyun grubumuzu çağırıcaz diye bekletiyoruz.. :))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder